Son altı yıldır, demiryolu şirketi Thalys’in “Dünyamıza Hoş Geldiniz” imzası, insanları seyahat etmeye teşvik etmek için benzersiz bir şekilde paketlenmiş davet serisi olarak hizmet etti. Örneğin, iki yıl önce sesi kullanarak akustiğe dayalı “Şehrin Sesleri” kampanyasıyla öne çıkmıştı.
Daha sonra bu fikrin üzerine gitmeye devam ettiler ve bu yıl bir Fransız hizmeti sağlayarak yeni şehirler keşfetmenin (tren seçeneği hala duruyor olsa da) tuhaf bir yolunu buldular. “Şehrin Kokuları” isimli kampanya sayesinde koklayarak yeni şehirler keşfetme fırsatı elde etmiş oluyoruz.
12-14 Mayıs tarihleri arasında Fransız ajansı Rosapark, bir Brüksel galerisinin ortasında “pop-up” olarak açılan seyahat acentesi kurdu. Tavandan asılı kokulu boncuklar kullanarak ziyaretçilere Paris, Amsterdam, Köln ve Brüksel’den gelen kokuları solumayı davet ettiler.
Rosapark’ın kurucu ortaklarından Jean-François Sacco, kampanyayla ilgili şu sözleri söyledi: “İki yıl önce Thalys’in başlattığı “Şehrin Sesleri” kampanyasından sonra, algılayıcı platform ile devam etmek istedik. Bu, eşsiz bir şekilde Thalys ağındaki hedefleri sunmamıza olanak tanıyan benzersiz, kendine has bir platform. Koku, bu kampanyayı takip etme açısından her zaman doğal görünüyordu. Tek sorun hangi platformda yer alacağıydı. Fikri, basit ve bariz seçenek olan “seyahat acentesi”ne geri dönene kadar birçok yönden ele aldık.”
Şehir başına 16 benzersiz koku içeren 752 tüp, Drom Fragrances’ın ve parfüm danışmanı Elisabeth Carre’nin yardımıyla yaratıldı. Koku gökkuşağı gibi düzenlenmiş her tüp, haritada bir yere karşılık gelen bir sayı ile etiketlendi. Kullanıcılar Paris’te bir kafede tereyağı, Magritte Müzesi’nde pipo ve hatta Amsterdam’daki rezil Seks Müzesi’ni temsil eden “Lateks” kokusunu bile alabiliyordu. Ayrıca, tabletle donatılmış hostesler, insanlara gezi rezervasyonları yapmada yardımcı olarak seyahat noktaları ve ideal zamanları hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
Sacco, “2015 ve 2016 yılları Avrupa’nın bu bölgesindeki turizm için zorlu yıllardı” dedi ve ekledi “2015, 2016 yıllarında Thalys’in gittiği şehirler hakkında, özellikle Brüksel ve Paris’te çıkan haberlerde kullanılan görüntüler terörizmden ve şiddetten dolayı pek olumlu sayılmazdı. Farklı bir duyu organını kullanmak, kentin farklı bir ışık altında sunmak için beyaz bir sayfa açmayı sağlar. ”
Kurulum, bu yıl Paris’te yavaş yavaş başlayan daha geniş bir kampanyanın parçası. Kampanyada dahilinde yayınlanan reklam filmi, izleyicileri her şehrin kalbine bir yolculuğa çıkartmak için kokular hakkında daha fazla bilgi edinmek için kendi macerasına giden “meraklı bir maceraperest” sunuyor.
Film, Fransa, Belçika, Hollanda ve Almanya’nın şehirlerindeki tiyatrolarda ve ayrıca Facebook üzerinden 16 Mayıs’ta yayınlanmaya başladı. Almanya, Fransa, Belçika ve Hollanda’daki PR şirketi, önümüzdeki günlerde “seyahat acentesi” kurulumu içinde gazeteciler ve etkileyiciler için özel bir etkinlik düzenleyerek başlayacak olan çalışmaları güçlendirecek.
Son olarak “İki yıl önce “Şehirlerin Sesi” ile yaptığımız gibi, Thalys ağındaki şehirlerin imgelerini yeniden keşfedelim ve Thalys kentlerinin iki tarafını da ikonik ve az bilinen ikililere sunmaya devam edelim.” diyen Sacco, “Şehrin Kokuları” seyahat korkusunu ortadan kaldırmak ve klasik seyahat romantizmiyle değiştirmek istediğini belirtti.
Kaynak: http://www.adweek.com